Ehud Abrahamson İle Reportaj
Alternatif tıp alanında başarılı tedavi yöntemi ‘Abrahamson Metodu’ ile tanınan Ehud Abrahamson, 36 sene önce araştırmalarına başladığında tek amacı insanlara yardım etmekti. Ünlü terapist ile şeker, sigara gibi bağımlılıkları kısa sürede sonlandran metodunu konuştuk.
Psikoloji ve biyoloji eğitimi almışsınız ve bu bilgilerinizi alternatif tıp ile birleştirmişsiniz. ‘Abrahamson Metodu’nu yaratmadan önce ne gibi çalışmalar yaptınız?
Ehud Abrahamson: 36 yıl geçmişe gitmemiz gerekiyor. 36 yıl önce daha alternatif tıp yoktu. Ya doktor ve ilaç vardı ya da eski insanları, şifacıları duyuyordunuz. İnsanlar ilk olarak doktorlara gidiyorlardı. Eğer doktor yardım edemiyorsa diğer seçeneklere bakıyorlardı. Ama tarihte her zaman diğer alternatifler vardı. Bugün bütün o alternatif tedaviler, alternatif tıp adı altından toplandı. Biyoloji okumaya başladığımda birçok sorum vardı ama öğretilenlerde bunların cevaplarını bulamadım. Aynı zamanda Çin tıbbında, Şaman tedavilerini araştırmaya başladım. Biyoenerji hakkında bilgiler edinmeye başladım. Biyolojiden sonra da psikoloji eğitimi almaya başladım. Ruh ve enerji ile ilgili daha çok bilgi alabileceğimi düşündüm. Sonuçta insan, sadece kemik ve etten oluşmuyor. Farklı teknikleri araştırdıkça bu konudaki fikirlerim daha çok oturmaya başladı. Hisler, ruh, zihin bunların hepsi de insanın içinde.
Bağımlılıklar için bir tedavi yaratma fikri nasıl ortaya çıktı?
Abrahamson: İnsanlar bir takım olaylardan sonra ihtiyaçlarını alkol, sigara gibi maddelerde arıyorlar. Ben de bu bağımlılıkların nedenlerini araştırmaya başladım. Ben bir doktorun oğluyum. Ben küçükken doktorlar sigaranın zararlarını bilmeseler bile benim babam sigaranın zaralı olduğunu bilirdi. Bu yüzden bunun farkında olarak büyüdüm. Bugün sigaranın zararları gayet açık. Üniversitede insanlara nasıl yardım edebilirim diye araştırmaya başladığım da ise sigara ile ilgili araştırmalar yeni başlamıştı. İnsanlarla bu zararlar hakkında konuşmak ve anlatmak çok önemli. Ama sadece anlatmak yeterli değil çünkü bağımlı olan birisinin beyni kimyasallar nedeniyle nörolojik etkilere maruz kalmıştır. Çin tıbbında meridyen hakkında konuştuklarını duydum. Vücudun içinde enerjinin geçtiği yollar var ve bu meridyenlerle vücudu etkileyebiliyorsunuz. Metabolizmanın daha hızlı çalışmasını sağlayabiliyorsunuz.
Abrahamson Metodu’ndan biraz bahsedebilir misiniz?
Abrahamson: Bağımlılıkta kimyasalların hala vücutta olması, insanları zorlayan durum. Metabolizmanın hızlı çalışması bu kimyasalların daha hızlı atılmasını sağlar. Böbrekleri ve akciğerleri etkileyerek vücudu daha kolay temizleyebilirsiniz. Çin tıbbında akupunktur yöntemi var, bizim yaptığımız ise akupresür. Meridyenlere bastırarak manipüle edebiliyorsunuz. Aura ile enerji transferleri yaparak insanlara yardım ediyoruz. Abrahamson Tekniği dünyanın birçok yerdeki kliniklerde uygulanıyor. Tedavimizde doğal taşlar da kullanılıyor. Farklı taşların farklı etkileri var. Biz genelde kristalleri, insanları rahatlatmak için kullanıyoruz. Diğer taşları ise farklı tepkiler için kullanıyoruz. Kristallerin enerjisi, psikoloji, biyoloji, Çin tıbbı, biyoenerji gibi teknikleri birleştirerek, insanların demesiyle şifa veren bir teknik geliştirildi. Bu tedaviye başladığımda sonuçlar çok şaşırtıcı oldu. İlk tedavide kişiler çoğunlukla bağımlılıklarından kurtulabiliyorlar. Seanslarımızda yarım saat bir anlatım, açıklama oluyor ondan sonrada yaklaşık 20 dakikalık bir tedavimiz oluyor. Yüzde 90 ’ni bir seanstan sonra bağımlılıklarından kurtuluyor. İnanç, tedavilerimizde çok önemli, her şeyden önce insanların bırakılabileceklerine inanmaları lazım.
Peki ‘aura’ tam olarak ne demek? İnsan için ne kadar etkili?
Ehıd Abrahamson: Türklerin ‘Telli Baba’ya gidip dilek dilediklerini duydum. İnandıkları şeyler için gidiyorlar. Burada önemli olan bir şeye inanmak. İnanır ve anlarsan bu sana yardımcı olur. Aura, zaman içinde bilimsel olarak bile kabul edilebilen bir şey oldu. Her canlının bir enerjisi vardır. Auranın birçok adı var; bilim için elektromagnetik, alternatif tedaviler için ise şifa alanı… Nöron ve beyin karışık bir bilgisayar ve enerjiyle çalışıyor ve bu enerjiyi, aurayı görebilirsin. Aura, vücuttan taşan enerji alanı. Aurayı dünyadaki atmosfer gibi düşünebiliriz. Nasıl atmosfer güneşin yararlı ışıklarını içeri alırken, zararlıları dışarıda bırakıyor. Auramız da bize zararlı olan enerjileri dışarıda tutuyor, bazılarını da içeri alıyor.
Bu tedaviyi uygulayan uzmanlar nasıl bir eğitim alıyor?
Ehud Abrahamson: Aurayı görmek, öğretilebilen bir şey. Bazıları bu yetenekle doğar, bazıları ise sonradan öğrenebilir. Ben bugüne kadar birçok terapiste öğrettim. Abrahamson Metodu’nu uygulayabilemek için de terapistlerin üç senelik bir eğitimden geçmeleri gerekiyor.
